EKONOMIK KRIZ`DE HUKUK DÜZENİNİN MÜDAFAASI

EKONOMIK KRIZ`DE HUKUK DÜZENİNİN MÜDAFAASI

Alman Hukukunda Avukatlar Emre Hızlı ve Anton Rubenbauer

 

Bugünlerde ekonomik kriz dillerde dolaşmaktadır. Bu durum bazı konularda hakkın ihlali ile birlikte pek acele öne sürülmektedir. Ancak her konuda haklı sebep olarak görünmemektedir ! Hak sahibi bunu bilmeli. Bu yazıda iş hukuku ve de sosyal hukukunda örnek olarak açıklamak istediğimiz iki konu vardır:

 

1. İş akdinin nedensiz olarak fesh edilmesi (Av. Emre Hızlı)

„Değerli işçi, kusuruma bakma ama ekonomik kriz vardır, çıkışını vermem gerekiyor …“ işveren tarafından söylendiği takdirde işçi bunu kabul etmesi gerekiyor mu ? İşletmenin, işyerenin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli fesih nedenleri neleridir ? Cevap:

Farz edelim ki işletmede 10 işçiden fazla çalışanlar bulunuyor ve de haksız feshe karşı korunma hukuku uygulanması gerekiyor. İş akdini bildirimli olarak feshetmek isteyen işverenin dayanabileceği fesih nedenlerinden biri de Alman Feshe Karşı Koruma Kanun`un 1. maddede (Kündigungsschutzgesetz) belirtildiği üzere; işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli nedenlerdir (betriebsbedingte Kündigung). Ancak yasada işletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan nedenlerin neler olduğu belirtilmemiş olup, bu nedenleri belirlemye yarayacak somut bir kıstas da verilmemiştir. Alman hukukunda „kaçınılmaz işyeri gerekleri“ bir kıstas olarak aranmaktadır. Bu hukuk sisteminde de işletme gerekleri ile fesihte objektif nedenlerle işçinin çalışma imkanının ortadan kalkması aranmaktadır. Fesih için objektif bir neden yoksa fesih geçersiz olacaktır. Yani işletme gerekleri ile feshin amacı, işyerindeki işçi sayısının işgücü ihtiyacına uyarlanması olmalıdır.

İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan geçerli nedenler; işyeri içi nedenler ve işyeri dışı nedenler olarak tasnif edilmektedir. İşyeri dışı nedenler işverinin bir etki ve isteği olmaksızın ortaya çıkan işyerinin etkileyen nedenlerdir (örneğin sürüm ve satış olanaklarının azalması, talep ve sipariş azalması, ülkede yaşanan ekonomik kriz v.s.). İşyeri içi nedenler ise işverenin işletme ile ilgili kararına dayanan işyerindeki her türlü yapısal ve teknolojik değişim sonucunda işgücü fazlasının ortaya çıkmasıdır (örneğin yeni çalışmalar yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teklonojinin uygulanması v.s.).

Kısaca: İşletmeye, işyerine ve işe ilişkin sebepler işçinin çalıştırılması ihtiyacını ortadan kaldırmalı ve mümkün olduğu ölçüde iş ilişkisi korunmalı, fesih son çare olmalı, fesihten önce başvurulabilecek yollar denenmelidir. Konumuza dayanarak; ekonomik kriz nedeni ile iş yoğunluğunun azalması nedenine paralel olarak kadro azaltılması yoluna gittiği gerekçesini fesih nedeni olarak geçebilir. Ancak kadro azaltılması şeklindeki gerekçesinin yerinde olup olmadığı, davacı olan işçinin dışında işçi çıkarıp çıkarmadığı, yeni işçi alıp almadığı saptanmalı ve sonucuna göre feshin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı değerlendirilmelidir. Bazı işverenler, gereken şartları yerine getirmeksizin iş akdini pek acele „ekonomik kriz“ diyerek fesh ediyorlar. Bu bağlamda işçinin haksız fesih davası açması (Kündigungsschutzklage) önemle tavsiye edilir.


2. Sosyal haklar ile ilgili başvuruların reddi (Av. Anton Rubenbauer)

Ekonomik kriz, sosyal kurumlarıda etkilemektedir. Bu bağlamda insanın, aslında olumlu olan başvurusu icabında pek acele red edilebilir. Buna benzer prosedürlerde itiraz edilmesi ya da dava açılması önemle tavsiye edilir. Örneğin malülen emeklilik başvurularda (Erwerbsunfähigkeitsrente) yetkili makamlar pek acele red kararı verebilirler. Zaten ekonomik krizi var iken bu durumu kabul etmek hiç bir şekilde mantıklı değildir. 30 yıl boyunca hukukçu olarak Sosyal Hukukunda ağırlıklı faaliyet`te bulunan ve böylece sosyal kuramsal bilgilerine ve de pratik deneyimlerine sahip çıkan Alman Hukukunda Avukat ve de Bavyera Eyalet Sosyal Mahkemesi Emekli Başkan Hakimi Anton Rubenbauer, sosyal hakların özellikle bugünlerde aranması gerektiğini hatırlatmaktadır. Her ne kadar ekonomik krizi ve de sosyal edimleri yerine getirmeleri gereken kurumların maddi sıkıntıları olsa da bile uygulanması gereken kanunda var olan hak, var olduğu sürece prosedürü ile birlikte kabul ve icra edilmesi lazım. Hak haktır.

 

Vortrag anlässlich der Sarrazin- / Integrationsdeb...
GÜMRÜK KONTROLLERİNDE DİKKAT !

By accepting you will be accessing a service provided by a third-party external to https://www.ra-hizli.de/

Zum Seitenanfang